ğEDİTÖRDEN
ğKIBRIS'TAN HABERLER
ğKIBRIS TÜRK ÜNİVERSİTELERİ
ğKİM KİMDİR ?
ğFİLATELİ
ğKİTAP
ğKIBRIS TÜRK MUTFAĞI
ğİLETİŞİM
ğASKER MEKTUBU
ğLİNKLER ANA SAYFA
e@mail
Sayfa yenilemelerinden ve yeni başlıklardan haberdar olmak istiyorsanız
e-mailinizi yazın.
|
KKTC’nde banka krizinde yeni aşama Elmas Güzelyurtlu ada dışına kaçtı
Everest Bank’ın eski sahibi Elmas
Güzelyurtlu Güney Kıbrıs’a, oradan da Londra’ya kaçtı. Rum radyosu,
Güzelyurtlu`nun Rum pasaportu ve Rum kimliği olduğunu duyurmuştu.
Bankalar olayı konusunda Başsavcılık tarafından başlatılan soruşturma
kapsamında, Güzelyurtlu`nun KKTC dışına çıkışı yasaklanarak pasaportuna el
konulmuştu.
Everestbank`ın sahibi olan Elmas Güzelyurtlu, aynı zamanda Rest Casino ile döviz
bürosu, tekstil, su ve narenciye işi yapan 4 şirketin de sahibi.
Elmas
Güzelyurtlu’nun Rum kesimi üzerinden İngiltereye kaçışı üzerinde eşi Zerrin
Güzelyurtlu, tutuklanarak mahkemeye çıkarıldı. Mahkemede Zerrin Güzelyurtlu’ya
yurtdışına çıkış yasağı getirildi ve bu amaçla seyahat
belgelerine el konuldu. Bunun ardından Zerrin
Güzelyurtlu serbest bırakıldı.
Tepkiler
Başbakan Derviş Eroğlu, devlet
kontrolüne alınan Everestbank’ın Sahibi Elmas Güzelyurtlu’nun İngiltere’ye
gitmesi halinde iadesi için gerekli girişimlerin yapılacağını söyledi.
Başbakan Eroğlu, KKTC ile İngiliz Polisi arasında
güzel bir işbirliğinin bulunduğuna işaret ederek, bu konuda gerekenin
yapılacağını söyledi.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mustafa Akıncı
kaçma olayını, Güzelyurtlu’nun, “daha dava , görülmeden kendi kendini mahkum
etmesi” olarak değerlendirdi.
KKTC Banka Mudileri ve Bankazedeler Derneği Başkanı
Metin Arhun, yayımladığı açıklamada, “Bu şahsın kaçmasıyla birlikte adalet ve
hukuk sistemine olan inanç bir kez daha temelden sarsılmıştır”dedi. Arhun,
bu durumu protesto etmek için Başbakan ve
Başsavcı’nın evleri önünde oturma eylemi yapma kararı aldıklarını bildirdi.
Metin Arhun, yaptıkları eylemler
sonucunda kendilerine dava okumadan çekinmeyen güvenlik güçlerinin, yurtdışına
çıkış yasağı bulunan ve izin istediği halde verilmeyen Güzelyurtlu’yu takip
altında tutmamasını eleştirerek, “Dolayısıyla güvenlik güçlerinin, karma köy
Pile’den yapılan bu kaçışın izahını mutlaka vermesi şarttır” dedi.
KKTC Mudiler ve Bankazedeler Derneği Yönetim Kurulu
adına bir açıklama yapan Öntaç Düzgün de, “Güvenlik organlarımız bu
kaçışın mantıklı bir izahını vermek zorundadır” dedi.
Elmas Güzelyurtlu’nun kaçışının mudiler arasında
derin bir üzüntü, hayal kırıklığı ve infiale neden olduğunu dile getiren Öntaç
Düzgün, tasarrufunda nakit 1 trilyon Türk Lirası olduğunu daha iki hafta önce resmi
imza ile Maliye Bakanlığı’na deklare eden Güzelyurtlu’nun bu paraları beraberinde
götürüp götürmediğinin mutlaka açıklanmasını istedi. Öntaç Düzgün,
açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Söz konusu bankada yitip giden 24 trilyon Türk
Lirası’nın sahibi 12 bin mudimizin umutları bir kere daha ve ciddi şekilde darbe
yemiştir. Belki de devlete, onun güvenlik ve hukuk sistemine güvenmenin cezasını
çekiyoruz. Belki de bizi toplu dayaktan geçirenlerin, yerlerde süründürüp onurumuzu
kıranların ve şimdi de mahkemede süründürmeyi kahramanlık sayanların,
paralarımızı hortumlayanlara karşı aynı mesafede durduklarını zannetmemizin
cezasını çekiyoruz.”
CTP, Everst
Bank’ın eski sahibi Elmas Güzelyurtlu’nun kaçışının “bankalar krizi
çerçevesinde sürüdülen politikasızlığın ve gevşekliğin sonucu olduğunu”
iddia etti.
Yazılı açıklama yapan CTP Basın Yayın ve Halkla
İlişkiler Sekreteri Vasfi Candan, “bankalar krizi sonrası yaşanan ekonomik kaosun ve
meclis olayı gibi gelişmelerin, uluslararası alanda zorluklar yarattığını”
belirterek, “Kıbrıs Rum tarafının Güzelyurtlu’nun kaçışıyla ilgili yaptığı
kabul edilmez siyasi istismar, bunun yeni bir örneğidir” dedi.
Rum Yönetimi’nin tavrı
Rum Yönetimi, işadamı Elmas
Güzelyurtlu’nun Güney Kıbrıs’a kaçtığını kabul etti, ancak, oradan da başka
bir ülkeye gittiğini ileri sürerek durumu hakkında KKTC makamlarına ayrıntılı
bilgi vermeyi reddetti.
Dışişleri ve Savunma Bakanlığı Konsolosluk ve
Azınlık İşleri Müdürü Muhittin İkidereli, Rum yönetiminin bu tutumunu şiddetle
protesto etti.
Rum polisinin, Elmas Güzelyurtlu’nun Güney
Kıbrıs’a gittiğini teyit ettiğini, ancak Güney Kıbrıs’tan ayrıldığını
ileri sürdüğünü ifade eden İkidereli, tüm uğraşlarına rağmen Rum
makamlarının, Güzelyurtlu’nun hangi ülkeye, ne zaman gittiği konusunda daha
ayrıntılı bilgileri vermeyi ise reddettiklerini söyledi. İkidereli, ayrıntılı
bilgi talebinin reddedilmesine ise “Güzelyurtlu’nun hayatının tehlikede
olması”nın gerekçe olarak öne sürüldüğünü kaydetti.. Muhittin İkidereli,
“Rum polisinin takındığı bu tavrı BM Barış Gücü nezdinde şiddetle protesto
ettik. Bu tutumlarını şiddetle protesto ediyoruz” dedi.
Olayın başka yönü
Devlet tarafından yönetimine el
konulan Kıbrıs Finansbank Limited’in eski ortağı Fehim Küçük, ise yaptığı
açıklamada, “resmi makamların hiçbir yargı kararına dayanmadan kendilerine
yargısız infaz yaptıklarını, politik kadroların anasayal haklarına aykırı olarak
kendilerini suçlu ilan ettiklerini” savundu. Küçük; “Bunu reddeder, buna kimsenin
hakkı olmadığını belirtiriz” dedi.
Banka krizinin kendileri tarafından yaratılmadığını,
bankaları yüzdürüceğini söyleyen resmi makamların Finansbank’a tek bir TL kaynak
yaratmadıklarını söyleyen Küçük, mudilere yapılan ödemelerin bankanın
kaynaklarından sağlandığını, bugün bile Finansbank’ın Kooperatif Merkez
Bankası’nda yaklaşık 450 milyar TL parası olduğunu; kayyumların, avukatların ve
personelin maaşlarını bu kaynaktan aldıklarını anlattı. |