- Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Ankara Büyükelçisi
Ahmet Zeki Bulunç klasik diplomatlara benzemiyor.
- Bir kere, köken itibariyle, hariciye meslek memurluğundan
gelme değil.
- Uzun yıllar DPÖ Müsteşarlığı yaptığı için
KKTC'nin ihtiyaçlarını çok iyi biliyor.
- KKTC'nin Rum ambargosunu yıkabilmesinin yolunun ekonomik
entegrasyondan geçtiğinin de bilincinde.
- Bu çerçeveden bakıldığında, Ahmet Zeki Bulunç'un,
hariciye kökenli olmamasının büyük bir kayıp olmadığı inancındayım.
- İkinci olarak; KKTC'nin tanınmaması nedeniyle
Ankara'daki diplomatik misyondan bir şekilde izole edilmiş olması, Bulunç'un hariciye
kökenli olması yerine, DPÖ kökenli ekonomist olması büyük bir avantaj. Çünkü
Bulunç, böylece zamanını diplomasi kulisleri yerine KKTC'nin Türkiye ile ekonomik
entegrasyonunu sağlayacak kulvarda koşması mümkün olabilecektir.
- Emekli meslektaşım Asım Arslan ile birlikte Ahmet Zeki
Bulunç'u ziyaretimde, bu inancımın doğru çıktığını gördüm. Bulunç, Ankara'ya
gelişinden kısa bir süre sonra, Türk bürokrasisinde sağlam bir ağ kurmuş. Bunun
güveni içinde çalışmaları hakkında bilgi verdi.
- Ancak bütün bunlardan çok sevindiğim, Ahmet Zeki
Bulunç'un Siyasal Bilgiler Fakültesi yetkilileri ile, Fakülte bünyesinde Kıbrıs
Kürsüsü kurulması girişimi oldu. Türkiye'de Kıbrıs meselesini bilenlerin parmakla
sayılacak kadar az oluşu bu sevincimin ana nedeni...
- Türkiye'de Kıbrıs meselesini bilenlerin sayısının
parmakla sayılacak kadar az oluşu sözümden kimsenin alınmasını istemem. Çünkü;
Kıbrıs meselesi milli bir dava ve Türk Halkına "Kıbrıs satılıyor"
denilmesi iktidarları bile yıkar. Ancak bütün bunlara rağmen Kıbrıs meselesinin
tüm yönleri, ne halkımızca tam biliniyor, ne de yöneticilerimiz halka Kıbrıs
meselesi hakkında yeterince bilgi veriyor.
- Yanlışlık, kurulmuş olan sistemin yanlışlığındın
kaynaklanıyor. 1974'ten bu yana, KKTC'nde görev yapan kamu görevlilerinin,
dönüşlerinde Kıbrıslı ilgisi olmayan görevlere atanması, kamunun, Kıbrıs
hakkında sürekli tazelenen bilgi hazinesinden mahrum kalmasına neden oluyor.
- Düşünün; Ziraat Bankası'nın Kıbrıs şubelerinde
görev yapan bankacılarımız, sistemin bankacılık yönü hakkında (sadece mevzuat
değil uygulama da dahil) en son bilgilere sahip. Ancak bu bankacı, Lefkoşe Şube
Müdürlüğü'nden İskenderun'a gidebiliyor. Tarım Müşaviri, Yardım Heyeti'ndeki
Eğitimci, Basın Müşaviri gibi bir sürü kadro var ve bu kadrolarda görev yapanlar,
en azından belli bir süre belirli bir merkezde görev yapabilir ve Kıbrıs'a görevli
gideceklerin eğitilmesine katkıda bulunabilir.
- Bu çerçevede Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler
Fakültesi'nde Kıbrıs Kürsü'sün kurulması yolundaki çabanın ne kadar sevindirici
olacağı aşikar. Sevincimi dile getirmek üzere, Ahmet Zeki Bulunç'a, "böyle bir
kürsünün kurulması halinde, Kıbrıs'taki uzun süren görevim sırasında toplamış
olduğum kitap ve dergilerle birlikte kupür kolleksiyonumu bu kürsüye"
bağışlayacağımı söyledim. Umarım bu çalışma gerçekleşir ve ben de, doktora
tezi için toparlamış olduğum tüm gazete, dergi ve kitapları bu kürsüye
bağışlarım.
(yukarı) |
Rumlara
göre; Kıbrıs Sorunu
niçin 1974'te başlar?
Yabancı gözüyle KKTC
!Devre tatil!
Ana sayfa
e@mail
|