Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü’nün
orijinal Osmanlı arşiv belgelerini içeren ve soykırım iddiasıyla “yavuz
hırsız” rolünü üstlenen Ermenilerin asıl katliamı kendilerinin yaptığını
ortaya koyan 3 yeni kitap yayınladı.
Kitaplar, Ermeniler’in 518 bin Türk’ü, hamile
kadınların süngülenmesine, çocukların süngülere takılmasına kadar varan
insanlık dışı yöntemlerle katlettiğini, belgelerle Türk ve dünya kamuoyunun
gözleri önüne seriyor.
“Ermeniler Tarafından Yapılan Katliam Belgeleri”
adlı kitap iki ciltten oluşuyor.
Birinci cildi 1914-1919, ikinci cildi de 1919-1921
yılları arasını kapsayan kitapta, orijinal Osmanlı arşiv belgeleri yer alıyor.
Savaş sırasında 2 milyon dolayında Türk’ün
çeşitli nedenlerle yaşamını yitirdiği biliniyor. Ancak bu kitapta yer alan 89 adet
orijinal belgede 518 bin 105 Türk’ün, Ermeni komiteleri tarafından katledildiği
kesin olarak belgelerle kanıtlanıyor.
Söz konusu belgeler, bölgede soruşturma yapan
komisyonların zabıtlarından, katliama uğrayan halkın heyetler önünde verdikleri
yeminli ifadelerden, köylerdeki ihtiyar heyetlerince tutulan ifade zabıtlarından, yine
bölgede görevli ordu komutanı, fıkra komutanı, ordu müfettişi gibi komutanların,
valilerin, kaymakamların, mutasarrıfların, polis müdürlerinin, hakim ve savcıların,
Düyun-u Umumiye memurlarının ve Muhacirin Tahkikat Komisyonlarının raporlarından, o
dönemde bölgedeki Rus hastanelerinde görev yapmış yabancıların tuttukları
günlüklerden oluşuyor.
Her ciltte önce belgelerin transkripsiyonları, Türkçe
ve İngilizce özetleri yer alıyor. Belgelerin transkripsiyonlarından sonra fotokopileri
veriliyor. Her cildin sonunda, o cilt içindeki belgelerde konu edilen ve Ermeniler
tarafından katliama tabi tutulan Türklerin sayısını gösteren bir istatistiki cetvel
bulunuyor.
KATLİAM İÇİN İŞBİRLİĞİ
Belgelerde asıl katliamın işgalci ülkeler ve Ermeni
işbirliği ile Türkler’e uygulandığı açık biçimde görülüyor. Kitapta yer alan
orijinal belgeler, üstelik bu katliamın tam anlamıyla insanlık suçu niteliğinde
olduğunu ortaya koyuyor. Kadın ve çocuklara tecavüz edilmesi, kadın ve çocukların
boğazlarının kesilerek öldürülmesi, eşlerinin önünde kadınlara tecavüz
edilmesi, hamile kadınların karınlarının süngülenmesi, çocukların süngülere
takılarak teşhir edilmesi gibi utanç verici ve insanlık dışı savaş suçlarının
Ermeniler tarafından Türk insanına uygulandığını kitaptaki belgeler kanıtlıyor.
ÖNSÖZÜNÜ POLAT YAZDI
Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Selçuk Polat, bu
kitabın önsözünde, Ermeniler’in, Osmanlı Devleti içinde teba-i sadıka olarak
anıldıklarına, devlet yönetiminin çeşitli kademelerinde önemli görevler
aldıklarına işaret etti. Osmanlı Devleti’nin gücü zayıflamaya başlayınca,
Batılı devletlerce Osmanlı Devleti üzerindeki emellerinin hayata geçirilmesi demek
olan “Şark Meselesi”nin ortaya atıldığını anımsatan Polat, şöyle devam etti:
“Bunun sonucunda yüzyıllarca süren ahenk bozulmuş, huzur içinde yaşayan farklı
dil, din, ırktaki insanlar milli ve siyasi ayrılık rüzgarlarının da etkisi ile
farklı bölgelerde kendi devletlerini oluşturmuşlardır. Bu oluşumları örnek alan
Ermeni toplumu da imparatorluğun hiçbir vilayetinde çoğunluğa sahip olmadıklarını
unutup, Birinci Dünya Savaşı’nın çıkmasını da fırsat bilerek aynı hevese
kapılmış ve vatandaşı oldukları Osmanlı Devleti’ne karşı silahlı isyan
başlatıp, Doğu Cephesi’nde Rus ordusu ile işbirliği içine girmişlerdir. Bunun
sonucunda zamanın Türk Hükümeti’nin aldığı kararla cephe gerisinin emniyeti
bakımından gerekli görülen yerlerdeki Ermeni vatandaşlar savaş alanından
uzaklaştırılarak güvenlikli bölgelere sevk edilmişlerdir.” Ermeniler’in Rus
ordusunu destekleyen faaliyetleri sırasında birçok Türkü katlettiklerinin belgelerle
sabit olduğunu vurgulayan Polat, şunları kaydetti: “Gerçekten bu dönemde
yüzbinlerce Türk insanının katledildiği bilinmesine rağmen, Türk-Ermeni ilişkileri
sosyal ve siyasi yönden Türk kaynaklarına, özellikle de birinci el arşiv
kaynaklarına dayandırılarak ortaya konulmadığı için, haksız yere Türkler aleyhine
propagandalar yapılmıştır ve yapılagelmektedir.” İki ciltlik bu kitabın,
Ermeniler’in Anadolu ve Kafkaslar’da planlı olarak Türk nüfusunu yok etme
çalışmaları belgeleri ile ortaya koyduğunu ifade eden Polat, kitabın önsözünde,
“objektif bir şekilde belgelere dayanılarak hazırlanan bu eserin yayınlanması ile
dünya kamuoyunun, Ermeni sorununun ve terörünün aslının ne olduğunu, temelinde
hangi unsurların ve güçlerin bulunduğunu bu defa da Türk kaynaklarından görüp
değerlendirmesi” dileğinde bulundu.