Cumhurbaşkanı 2. turda seçilecek
Editörün yorumu
Rum'dan yorum
Fileleftheros:"Kıbrıs Türk Solu..
- Cumhurbaşkanlığı seçimi birinci turda sonuçlanamadı.
- Kıbrıs Türk
Halkı, Rauf Denktaş ve Derviş Eroğlu'dan birini seçmek için, 22 Nisan'da yine sandık
başına gidecek....
- Cumhurbaşkanlığı seçiminde
ortak aday çıkaramayan sol partiler halk tarafından cezalandırıldı. Bundan önceki
seçimlerde sol partilerin oylarının toplamı % 34.80 iken bu seçimde bu oran % 24.33'e
düştü.
- Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş oyların
% 43.67'sini alarak ikinci tura avantajlı başlarken % 30.14 oyla ikinci tura katılmaya
hak kazanan Eroğlu, geleceğin kendisinde olduğunu gösterdi.
Ancak Denktaş ve Eroğlu seçilebilmek için zayıflayan sol partilerin oylarına muhtaç.
- UBP ile koalisyon ortağı olan
TKP'nin Eroğlu'na oy vermesi yetmiyor. Solun Birinci Partisi TKP'nin % 11.70'lik oyu Eroğlu'nun
Denktaş'ı geçmesine yetmiyor. Yarışın Dördüncüsü olan CTP'nin % 10.03'lük
oyunun TKP'ye ilave edilmesi halinde Eroğlu Denktaş'ı geçebilecek.
- Sol partilerden birinin Denktaş'ı
desteklemesi ya da bu partilerin seçmenlerini serbest bırakması halinde Denktaş
avantajlı duruma geçiyor.
Editörün
yorumu;
15 Nisan Cumhurbaşkanlığı
seçimlerinde 8 adayın varlığı, Cumhurbaşkanı adayı bulamayan Türkiye için
şaşırtıcı gelebilir ama KKTC'nde Cumhurbaşkanlığı seçimleri uzun yıllardır
çok adayın katıldığı bir yarış şeklinde cereyan etmektedir. Öyle ki, Kıbrıs
Türklerinin değişmez Cumhurbaşkanı denilebilecek Rauf Denktaş, geçen seçimde
zaferi ikinci turda elde edebilmişti.
Bu seçime katılan 8 adaydan 4'ü
yarışa ciddi olarak katılmaktadır. Bağımsız aday Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş,
Ulusal Birlik Partisi'nin adayı Başbakan Derviş Eroğlu, Toplumcu Kurtuluş Partisi'nin
adayı Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Mustafa Akıncı ile muhalefetteki
Cumhuriyetçi Türk Partisi'nin adayı Genel Başkan Mehmet Ali Talat..
Diğer adaylardan Ayhan Kaymak daha
önce de seçim yarışına katılmış yüzde 1 bile olmayan oranda oy alabilmişti.
Şener Levent ile Arif Hasan Tahsin, Kıbrıs Türk Solu'nun önde gelen
isimlerinden olmakla birlikte "marjinal" sayılabilecek görüşleriyle
tanınmaktadır. Bu iki aday seçimleri kazanmaktan çok, propaganda döneminde
düşüncelerini devlet eliyle topluma maletmeyi amaçladıkları görüşündeyim.
Tabanları (partilerinin oy
tabanı) nedeniyle seçim yarışına ciddi olarak asılacak olan 4 adayın 14 Nisana
kadar göstereceği performansı hep beraber izleyeceğiz.
(yukarı)
Rum'dan yorum
- KKTC'nde seçimler olur da Rumlar karışmaz mı!
Rum Yönetimi ve Rum basını KKTC için -her ne kadar-"sözde devlet",
"sahte devlet" dese de, Kıbrıs Türk Halkının tek
temsilcisinin KKTC olduğunu kabul eder. Bu yüzden KKTC'ndeki her olay gibi seçimlerle
de yakından ilgilenir. Bu seçim için de Rum basınında yorumlar başladı.
- Politis (vatandaş) Gazetesi "Denktaş'a
dehşet veren adam" başlıklı yorum haberinde, "Denktaş'ın,
bugüne kadar hiçbir BM Genel Sekreteri veya ABD Devlet başkanının kendisini köşeye
sıkıştıramamasından dolayı övünmesine rağmen, 2000 yılında yapılacak
başkanlık seçimlerinde rakibi olan Eroğlu'nun Denktaş'ı iyice köşeye
sıkıştırdığı" öne sürüldü.(yukarı)
Fileleftheros; “Kıbrıs Türk solu Denktaş karşıtı birini
arıyor”“İşgal altındaki
bölgede 2000 yılının Nisan ayında yapılacak seçimde başlıca rakipler, sahte devletin "Cumhurbaşkanı" ile
"Başbakan" Eroğlu'dur.
Sağ'da olduğu kadar Sol'da da sorunlar var.
Denktaş ve Eroğlu, Sağ'ın adaylarıdır. Bu ikisinden birinin üstün gelmesi kolay
bir dava olacak. Eroğlu, Türkiye ve işgal altındaki bölgede bulunan etkenlere
yatırım yapmış, adaylığı için "yeşil ışık" almıştır. Daha önceki
hesaplaşmalarda olduğu gibi bu sefer Türkiye sahasını Denktaş'a bırakmadı.
Ulusal Birlik Partisi içinde bir sonraki
"Cumhurbaşkanı"nın UBP Başkanı olacağı yönünde bir iyimserlik vardır.
Denktaş kendi açısından seçim kampanyasıyla ilgilenmek ve Eroğlu'nun süratini
kesmek için görüşmeci görevinden istifa etmekle tehdit ediyor. Kendini
"Ulusal" davaya adamasından Eroğlu'nun yaralandığına inanan Denktaş (belki
de haklıdır), Eroğlu'nun iç cepheye hakim olmaya
çalıştığını söylüyor. Böylece yeniden seçilmesine dolaylı veya dolaysız
yoldan katkıda bulunabilecekleri harekete geçirmiştir. Bunlardan bir eski
"Başbakan" ve şimdi Demokrat Parti'nin fahri Başkanı olan Hakkı Atun'dur.
Atun, Denktaş'ı övme ve Eroğlu'nu kınama
fırsatlarını kaçırmıyor. Atun ve onun gibiler, bir tek yabancı dil bile bilmeyen
Eroğlu'nun Cumhurbaşkanlığı makamına oturup oturamayacağını merak ediyorlar.
Kıbrıs Türk Sol'unda da büyük sorunlar var.
Sağ partilere göre seçim mücadelesi (perde arkasından) başlamış olmasına rağmen,
Sol henüz arayış içindedir. Talat'ın Cumhuriyetçi Türk Partisi bu sahanın bazı
isimlerine yönelmekte, Sol'dan ortak aday çıkarmak istemektedir.
CTP'nin "Cumhurbaşkanlığı"
seçimlerinde neden ortak aday konusunu bu kadar ortaya koyduğunu ve neden 1995
seçimlerindeki gibi davranmadığını hiç düşündünüz mü? Cevabı zor değildir. 5
yıl önce CTP gücüne güveniyordu; Sonuçta hayal
kırıklığına uğradı. İlk seçimlerde düşük bir oranla mücadele dışında
kaldı. Yapılacak seçimlerde adaylık riskine nasıl girsin? Yeni bir
başarısızlığı nasıl açıklayacak? Kimden oy bekleyecek? Bu nedenlerle kardeş
partilerden ortak aday arıyor.
CTP için uygun aday, Toplumcu Kurtuluş Partisi
Başkanı Mustafa Akıncı'dır. Bazı girişimler oldu, ancak umutlar boşa çıktı.
Akıncı başarısızlığın CTP'yi yükselteceği ve solu temsil eden parti olarak yeni bir fırsat yakalayacağını
biliyor.
Tecrübeli bir politikacı olan Akıncı herşeyi
iyi ölçüp biçiyor. Zamanın kendisine çalıştığına inanıyor. TKP'nin desteği
ile Eroğlu'nun zafer kazanması, Akıncı'ya çok kapılar açacak. Üstelik Akıncı,
Sol'un kazanma olasılıklarının çok kısıtlı olduğunu görüyor. Seçim
kampanyası, Sol'un Denktaş-Eroğlu ikizi ile mücadele
edebilecek bir şahsiyet göstermesi halinde çok farklı bir boyut alacak.
"Seçimler" ertelenmezse durum böyledir. Çünkü Kıbrıs sorununda
beklenmedik bir hareketlilik belki de "seçimlerin" ertelenmesine neden olur. (21.11.1999
Spiros ATHANASİADİS yorum) (yukarı)
|
Yabancı
gözüyle KKTC
!Devre tatil!
Ana sayfa
e@mail |